Editörden
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Editörden
CİLT: 7 SAYI: 1
P: 0 - 0
Mart 2021

Editörden

Nucl Med Semin 2021;7(1):0-0
1. Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nükleer Tıp Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye
2. Güven Hastanesi, Nükleer Tıp Kliniği, Ankara, Türkiye
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

Değerli Meslektaşlarım;

Tiroid kanserlerini yöneten multidisipliner ekibin parçası olan uzmanlık dallarının konuya bakışı önemli oranda yetiştikleri merkezlerin deneyimleri ve kendi uzmanlık dallarının literatürü ile şekillenir. Aynı hastalığa farklı uzmanlık dallarının farklı açılardan bakması zaman zaman kaotik bir görünüm yaratsa da bunu bir dereceye kadar denge unsuru ve zenginlik olarak kabul etmek gerekir.

İnternetin sağladığı kolaylık her bilgiye derhal ulaşabilmeyi olanaklı kılsa da çığ gibi büyüyen bilgi çöplüğünden işimize yarayanları ayıklamak da bir o kadar zorlaşmıştır. Uluslararası bilimsel kuruluşların ve derneklerin ortaya çıkan bu kargaşayı kanıta dayalı rehberler geliştirerek dengelemeye çalışması doğru bir reflekstir. Ülkelerin kendi farklılıklarını dikkate alan özel rehberler geliştirmeye çalışmasını da bir ihtiyaç olarak kabul etmek gerekir. Ancak çeviriden öteye geçebilen ve ekibin parçası olan tüm uzmanlık dallarının onayladığı orijinal rehberler geliştirebilmenin ciddi zorlukları vardır. Bu nedenle rehber geliştirme çabalarının rehber yarışlarına dönüştürülmemesi gerekir. Bunun yerine ilgili uzmanlık dallarının dengeli katılımı ile ve öncelikle uluslararası rehberler geliştirilmesine daha çok çaba harcanması en etkin yöntem olabilir.

Tiroid kanserlerindeki uzun sürvi avantajı randomize prospektif çalışma yapabilmeyi son derece güçleştirmektedir. Bu nedenle tiroid kanserlerinin yönetiminde hala birçok öneri retrospektif çalışmalara veya uzman görüşüne dayalıdır. Üstelik önerilerin bir kısmının olanakları daha kısıtlı olan merkezlerde uygulanması da mümkün olmayabilir. Daha da sorunlu olan bir başka alan ise rehberleri domine eden bilim insanlarının endüstri ile ilişkiler içinde olmasıdır.

Rehberlerin günlük pratiğimizde dikkate alınması genel olarak kabul görse de tiroid kanseri ile ilgili yeterli deneyime sahip tüm merkezlerin tanı, tedavi ve izlem stratejilerinde kendilerine özgü bir bakış açısı geliştirmesini saygıyla karşılamak gereklidir. Zamanla güncellenen rehberlere ilham kaynağı olanlar şüphesiz onları doğrudan izleyenler değil, onları sorgulayanlardır. Rehberlerin doğrudan takip edilmesi optimal bir sonucu garantilemeyeceği gibi tedavi ekibinin sorumluluklarını da ortadan kaldırmayacaktır.

İşte tüm bu güçlükler içerisinde diferansiye tiroid kanserleri ile ilgili sizler için hazırladığımız bu sayıda rehberleri dikkate alarak, konulara onları doğrudan taklit etmeden daha geniş bir bakış açısı ile yaklaşmaya çalıştık. Rehberlerde kısa paragraflara sıkışan önemli konuları alanlarında deneyimli yazarlarımız ayrı başlıklar altında değerlendirdi. Zevkle okuyacağınızı ümit ettiğim bu sayıda görev alan tüm meslektaşlarıma ve bizleri omuzlarında yükselterek daha ileriyi görmemize katkı sunan, yetişmemizde emeği olan tüm büyüklerimize şükranlarımı sunuyorum.

Saygılarımla,

Prof. Dr. Seyfettin Ilgan
Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nükleer Tıp Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye
Güven Hastanesi, Nükleer Tıp Kliniği, Ankara, Türkiye